Ren’in Gözlemcisi…

Almanya özellikle de Prusya tarihini iyi bilenler ile 1942’de çevrilen bir Hollwood klasiği ünlü Casablanca filmini dikkatle izleyenler dışındakiler pek bilmez bu hikayeyi… Birkaç hafta önce bir Pazar günüydü…. Günlük yürüyüşümüzü Ren kıyısında yapmak istedik… Yaşadığımız yerden 30 kilometre yol katedip Gernsheim köyüne gittik Ren kıyısında… Tarihi bir köy… Burası matbaa veya hareketli harflerin mucidi Gutenberg’in önce kalfası, sonra ortağı olan Peter Schöffer’in köyü… Meydanda büyük bir heykeli var… İşlek bir köy aynı zamanda… Çünkü karşı kıyıya gidip gelen bir arabalı vapur da burada… Aksi takdirde karşıya geçmek için çok dolaşmak gerekli… Önce kıyıda oturduk… Ren’i ve gelip geçen nehir mavnalarını izledik…

Otururken ‘Die Wacht am Rhein (Ren’in Gözlemcisi) isimli Alman şarkısının/marşının hikayesini düşündüm… Dün ben sanki Ren gözlemcisiydim kıyıda… Marşın hikayesi şöyle… 1840‘da Fransa başbakanı Adolphe Thiers, Ren’in Fransa‘nın doğal doğu sınırı olduğunu söyler… Ren ile Fransız sınırı arasındaki bölgede hak ilan eder. Napolyon döneminde olduğu gibi Fransızların bir kez daha Ren nehrine doğru genişlemesi Almanları korkutur. Bu olay tarihte 1839 Ren Krizi olarak bilinir.

Şair Nikolaus Becker ‘Rheinlied‘ isimli bir şiir yazarak bu krize cevap verir. Şiirinde Almanların birlik olmalarını ve Ren nehrini düşmana karşı korumalarını öğütler. Bu şiirden etkilenen tüccar Max Schneckenburger de ‘Ren Gözlemcisi‘ şiirini yazar, besteci Karl Wilhelm tarafından da 1854’de bestelenir.

1870 Fransa-Prusya Savaşı’nda Alman İmparatorluğu galip gelince iyice popüler olan şarkı/marş şöyle….
Feryatın sesi gök gürültüsüne benziyor,
çarpan dalgalar ve çeliğin tınısı gibi.
Ren, Ren, Alman Ren’imiz,
rahip, nehrimizi kim koruyacak?
aziz anavatan, korkma, kendin ol,
sağlam ve doğru bir şekilde duruyor,
Ren’deki gözlemci !

Filmde marşların karşılıklı söylendiği sahneden bir fotoğraf… Trompetçilerin önündeki beyaz elbiseli Victor Lazslow…

Gelelim Casablanca filmine… Filmin hatırda kalır sahnelerinden birisi de Victor Lazslow’un ‘Ren’de Gözlemci‘ marşını bağıra bağıra söyleyen işgalci Nazi askerlerine dayanamayıp, tepki olarak mekandaki insanları ‘La Marseillaise‘‘i (Fransız Ulusal Marşı) hep bir ağızdan söylemek üzere yönlendirmesidir… Filmdeki Victor Laszlow Çek direniş örgütünün lideridir. Filmde Alman toplama kampından kaçarak Casablanka’ya gelmiştir. Ön planda bir aşk hikayesi, arka planda İkinci Dünya Savaşı yer alıyor gözükse de film aslında politik bir film…

İsviçre’de doğduktan sonra Avusturya, Almanya ve Hollanda’da akan, Fransa’nın ve Lichteştayn’ın sınırını çizen Ren’i işte dün biraz da bu duygularla gözlemledim. Tesadüfün de böylesi… Bankta otururken yanımıza yaşlı bir Alman bayan geldi. Yalnız yaşıyormuş… Kültürlü biriydi. Denizci, köklü bir Alman ailesinden geliyormuş. Sohbet derinleşti. Sanki Ren tarihçisiydi… Yazdığım bu hikayeyi o da anlattı. Hatta şarkıyı da seslendirdi. Vedalaştıktan sonra 1,5 Euro ödeyip karşı kıyıya geçtik vapurla…. Her iki kıyıda tempolu uzunca bir yürüyüş yaptıktan eve dönerken günü hem spor yaparak hem de tarihten bir yaprak kopararak geçirdiğimizi düşündüm… Bilmem haksız mıyım…

Yorumlar

yorum